Nişan Hediyelerinden Ziynet Eşyalarının Dışında Kalanların İadesi

T.C. YARGITAY

3.Hukuk Dairesi
Esas: 2015/14077
Karar: 2016/9162
Karar Tarihi: 08.06.2016

TAZMİNAT DAVASI – ASIL DAVADA DAVANIN ZİYNET EŞYALARINA İLİŞKİN MİKTARIN DIŞINDA KALAN HEDİYELERİN İADESİNE İLİŞKİN TALEBİN REDDİNE KARAR VERİLDİĞİ – DAVALI KARŞI DAVACI LEHİNE VEKALET ÜCRETİNE HÜKMEDİLMESİ GEREKTİĞİ

ÖZET: Asıl davada davanın, ziynet eşyalarına ilişkin ………. TL dışında kalan hediyelerin iadesine ilişkin talebin reddine karar verildiği halde, reddedilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13.md. gereğince davalı – karşı davacı lehine …….. TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davalı – karşı davacı lehine vekalet ücretine ilişkin hüküm kurulmaması doğru değildir.

(6098 S. K. m. 49)

Dava: Taraflar arasındaki maddi-manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Yargıtay Kararı

Davacı – karşı davalı vekili, dava dilekçesinde; tarafların 1 yıl önce nişanlandıklarını, taraflar arasındaki anlaşmazlıklar sonucu davalının talebi ile nişanın sonlandığını, davalıya alınan 1.700TL değerinde set, kolye, bileklik, küpe; 250 TL değerinde tek taş yüzük; 400TL değerinde alyans; 1.900TL değerinde gelinlik; 250 TL değerinde takım elbise; 330TL değerinde makyaj çantası; 450TL değerinde pijama takımı; 150 TL değerinde banyo takımı; 150TL değerinde ayakkabı ve çanta ile 700TL değerinde 2 adet dantel bohça, 2 adet yazma, namazlık, 2 adet havludan oluşan nişan hediyelerinin davalıda kaldığını, iade edilmediğini belirterek; nişan hediyelerinin öncelikle aynen iadesine, mümkün olmaması halinde bedeli olan 6.280TL’ nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı – karşı davacı vekili, cevap dilekçesinde; nişan alışverişi, ev ve mobilya seçiminde müvekkilinin fikrinin alınmadığını, nişanın davacı – karşı davalı tarafça bozulduğunu, dava konusu gelinliğin teslim alınmadığını, iadesi istenen hediyelerin mutad nitelikte olduğunu savunarak; davanın reddini istemiş; karşı davasında ise, nişanın bozulmasına rağmen müvekkilinin davacı – karşı davalıya verdiği hediyelerin geri verilmediğini, müvekkili tarafından 1.991,13 TL masraf yapıldığını, ayrıca nişanın bozulması nedeniyle kişilik haklarının saldırıya uğradığını belirterek; 1.991 TL maddi, 5.000 TL manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte davacı- karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece; asıl davanın kısmen kabulü ile, 20,20 gr ağırlığında 14 ayar set takımı (değeri 1,424 TL), 3 gr ağırlığında 14 ayar tek taş yüzük (değeri 211 TL), 4,76 gr ağırlığında 14 ayar alyans (değeri 335 TL)tan oluşan ziynet eşyalarının davalıdan alınarak davacıya aynen verilmesine, aynen iadesinin mümkün olmaması halinde bedellerinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine; karşı davanın ise reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince süresi içerisinde temyiz edilmiştir.

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı – karşı davalı vekilinin tüm, davalı – karşı davacı vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.

Asıl davada davanın, ziynet eşyalarına ilişkin 1.970TL dışında kalan hediyelerin iadesine ilişkin talebin reddine karar verildiği halde, reddedilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13.md. gereğince davalı – karşı davacı lehine 1.500TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davalı – karşı davacı lehine vekalet ücretine ilişkin hüküm kurulmaması doğru değil ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm fıkrasının 4. bendine “Davalı – karşı davacı, asıl davada kendisini vekille temsil ettirdiğinden, asıl davanın reddedilen kısmı üzerinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan… md. gereğince 1.500 TL vekalet ücretinin davacı – karşı davalıdan alınarak, davalı – karşı davacıya verilmesine,” yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle onanmasına, ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalı – karşı davacıya iadesine, 08.06.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.