Hizmet tespit davası görevli ve yetkili mahkeme 7036 Sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 6. Maddesi gereğince;
- davalının dava tarihindeki yerleşim yeri
- ya da işin veya işlemin yapıldığı yerdeki İş Mahkemesi
- davalının birden çok olması durumunda bunlardan birinin yerleşim yerindeki iş mahkemesi yetkilidir.
Yukarıda belirttiğimiz ilk iki seçenek birlikte mevcut olursa o halde davacı seçimlik haklarından birini kullanabilecektir. Davalının birden çok olması durumunda bunlardan birinin yerleşim yerindeki iş mahkemesinde dava açılması mümkün olacaktır. Davanın bu belirtilen yerler dışında bir yer mahkemesinde açılması durumunda yetkisizlik kararı verilebilecektir.
Davanın açılacağı görevli mahkeme bakımından ise, dava açılacak yerde İş Mahkemesi bulunmaması halinde ise görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olacaktır.
Yani görevli mahkeme anlaşılacağı üzere İş Mahkemeleridir. İş mahkemelerinin olmadığı yargı yerlerinde Asliye Hukuk Mahkemeleri hizmet tespit davalarına bakacaktır. Aksi durumda da görevsizlik kararı verilebilecektir.
Hizmet tespit davasında zamanaşımı-hakdüşürücü süre kavramı;
Her ne kadar adlandırılan bu süre zamanaşımı olarak belirtilse de aslında bu bir zamanaşımı süresi değil hak düşürücü süredir. Ki söz konusu süre hakim tarafından re’sen gözönünde bulundurulmaktadır.
Hak düşürücü süreden bahsederken iki durumu göz önünde bulundurmak gerekmektedir;
– İş kaydının SGK’ya hiç bildirilmemesi
– Veya eksik bildirilmesi
Kaydın SGK’ya hiç bildirilmemesi halinde kanun gereği işçinin iş ile ilişiğinin kesilmesinden itibaren 5 yıllık hak düşürücü süre söz konusudur.
Ancak SGK’ya işçinin çalıştığına dair bir bildirim yapılmasına rağmen girdi çıktı yapılarak aralarda eksik gün gösterilmiş ise veya bildirim yapılmasına rağmen prim eksik gösterilmiş veyahutta hiç yatırılmamışsa bu halde kanun bir hak düşürücü süre belirlememiştir. İşçinin yararına yorum ilkesi gereğince söz konusu durumda işçi her zaman dava açılabilecektir.
