İşçinin İşyerinde Kavga Etmesi – Yargıtay Kararı

T.C. YARGITAY
9.Hukuk Dairesi

Esas: 2009/32759
Karar: 2011/48441
Karar Tarihi: 15.12.2011

İŞÇİ ALACAKLARI DAVASI – DAVACININ İŞ SÖZLEŞMESİNİN BAŞKA BİR İŞÇİYLE SATAŞIP KAVGA ETMESİ – İŞVERENE HAKLI FESİH İMKANI VERİLMESİ – DAVACININ İHBAR VE KIDEM TAZMİNATI TALEPLERİNİN REDDİ GEREĞİ

ÖZET: Davacı, iş sözleşmesinin davalı işverence haksız olarak feshedildiği iddiasıyla kıdem ve ihbar tazminatı talebinde bulunmuş, davalı işveren ise davacının iş sözleşmesinin başka bir işçiyle sataşıp kavga etmesi nedeniyle feshedildiğini savunmuştur. Davacının işyerinde çalışan Y… isimli bir işçiyle akşam servisinin kalkmasının beklenmesi sırasında yer tartışması sebebiyle kavga ettiği yerel mahkemenin de kabulündedir. Davacının bu eylemi işverenin başka bir işçisine sataşma olup, işverene haklı fesih imkanı vermektedir. Bu olay işverene haklı fesih imkanı tanımaktadır.

(1475 S. K. m. 14) (4857 S. K. m. 17, 25, 46, 47)

Dava: Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı, genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.

Hüküm süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi M. G. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A) Davacı İsteminin Özeti:

Davacı vekili dava dilekçesini tekrarla; müvekkilinin davalı şirkette satış temsilcisi olarak 24.06.2002 tarihinde işe başladığını, iş arkadaşı Y. M. ile olan ağız münakaşası nedeni ile iş akdinin 27.09.2006 tarihinde feshedildiğini, tartışmayı karşı tarafın başlattığını, tartışmada aşırıya kaçılmadığını, tarafların birbirlerinden şikayetçi olmadıklarını, müvekkilinin en son brüt 976,00 TL maaş aldığını, haksız fesih nedeniyle ödenmeyen kıdem ve ihbar tazminatı ile genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

B) Davalı Cevabının Özeti:

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının Es – Dağ Tekel Ürünleri Gıda Paz. Dağ. İç ve Dış Tic. A.Ş. unvanına haiz bir başka şirketin çalışanı olduğunu, davanın bu şirkete açılması gerektiğinden öncelikle husumet yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının Es – Dağ Tekel Ürünleri Gıda Paz. Dağ. İç ve Dış Tic. A.Ş.’de 01.03.2003 tarihinde işe başladığını, 27.09.2006 tarihi itibariyle 4857 sayılı Yasanın 25/II-d ve e bentleri uyarınca iş akdinin feshedildiğini, davacının zaman zaman sataşma ve münakaşaları yüzünden şikayet geldiğini, bu davranışlarının işyerinin huzurunu bozduğunu, 26.06.2006 tarihinde bir iş arkadaşı ile sebepsiz münakaşa ettiğini, yaşanan son olayın da bardağı taşıran son damla olması nedeniyle iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini, net maaşının 837,52 TL olduğunu, haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:

Davacı vekili müvekkilinin 24.06.2002 tarihinde davalı Es – Dağ Gıda Temizlik Day. Tük. San. Tic. A.Ş.’de çalışmaya başladığı, 2003 senesinde Es – Dağ Tekel A.Ş.’ne kaydırıldığından bahisle Mahkemelerinin 2007/167 Esas sayılı dosyası üzerinde Es – Dağ Tekel Ürünleri Gıda Paz. Dağ. İç ve Dış Tic. A.Ş. aleyhine dava açmış olup, davacının her iki şirkette çalışmasının bulunması iddiası sebebiyle dosyaların birleştirilmesine karar verilmiştir.

Davalı tanıkları, davacının şirket unvanı ayrımı yapmaksızın dava konusu işyerinde 24.06.2002 tarihinden itibaren çalıştığını bildirmişlerdir. Bu itibarla davacının 24.06.2002-27.09.2006 tarihleri arasında davalı şirketler tarafından birlikte istihdam edildiği yerel Mahkemece kabul edilmiştir.

Davacının işyerinde satış temsilcisi olarak çalıştığı, yine işyerinde satış temsilcisi olarak çalışan Y. M. ile akşam servisinin kalkması sırasında oturma yeri yüzünden tartışma çıktığı, tartışma neticesinde çalışanların kavga ettikleri dosya içeriğinden sabittir.

Ancak, davalı işverenlikçe tartışmanın ne şekilde başladığı yönünde ayrıntılı tutanak oluşturulmadığı, tartışma sırasında hazır bulunan işçiler dinlenilmediği, tartışmanın çıkmasında davacının kusuru olup olmadığı, davacı işçinin davranışının sataşma niteliğinde olup olmadığı yönünde somut delil sunulmadığı, servis kalkış saatinde, basit bir yer meselesi sebebiyle meydana gelen tartışmada işin aksadığı ve işyeri çalışanlarının huzurunun bozulduğu hususlarının ispatlanamadığı, bu itibarla eyleme göre ağır yaptırım olarak kabul edilen feshin haklı nedene dayanmadığı kanaatiyle davacının kıdem ve ihbar tazminatı talep edebileceği yerel Mahkemece kabul edilmiştir.

Taraf beyanları ve taleple bağlılık ilkesi doğrultusunda davacının en son 976,00 TL brüt aylık ücret aldığı yerel Mahkemece kabul edilmiştir.

Davacı genel tatil ücreti talebinde bulunmuş, tanık anlatımından davacının genel tatil günleri çalıştığı gerekçesiyle işçinin genel tatil ücreti hak ettiği yerel Mahkemece kabul edilmiş ve bir kimsenin devamlı fazla çalışma yapmasının insan sağlığına ve hayatın olağan akışına aykırı olduğu, arada çalışılmayan günlerin de bulunabileceği gözetilerek genel tatil ücret alacağından % 30 oranında yerel Mahkemece takdiri indirim yapılmıştır.

D) Temyiz:

Kararı davalılar taraf temyiz etmiştir.

E) Gerekçe:

1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Taraflar arasındaki uyuşmazlık, iş akdinin feshinin haklı olup-olmadığı, işçinin kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı noktalarında toplanmaktadır.

4857 sayılı İş Kanununun 25 inci maddesinin (II) numaralı bendinde, ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığı halinde, işverenin iş sözleşmesini haklı fesih imkânının olduğu açıklanmıştır. Yine aynı Yasanın (d) bendinde, işçinin, işverenin başka işçisine sataşması işveren açısından haklı fesih nedenleri arasında gösterilmiştir. Görüldüğü üzere yasadaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkânı tanımaktadır.

İşçinin eleştiri sınırları içinde kalan söz ve davranışları ise, işverene haklı fesih imkânı vermez (Yargıtay 9. HD. 1.12.2009 gün, 2008/11819 E, 2009/32509 K).

Somut olayda, davacı, iş sözleşmesinin davalı işverence haksız olarak feshedildiği iddiasıyla kıdem ve ihbar tazminatı talebinde bulunmuş, davalı işveren ise davacının iş sözleşmesinin başka bir işçiyle sataşıp kavga etmesi nedeniyle ve İş Kanunun 25/II maddesi kapsamında feshedildiğini savunmuştur.

Davacının işyerinde çalışan Yaşar isimli bir işçiyle akşam servisinin kalkmasının beklenmesi sırasında yer tartışması sebebiyle kavga ettiği yerel Mahkemenin de kabulündedir. Davacının bu eylemi işverenin başka bir işçisine sataşma olup, işverene haklı fesih imkanı vermektedir. İş Kanunun 25/II maddesine göre bu olay işverene haklı fesih imkanı tanımaktadır.

İşveren davacının iş akdini 6 günlük süre içinde ve bu olaya dayalı olarak haklı nedenle feshettiğinden davacının ihbar ve kıdem tazminatı taleplerinin reddi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

F) Sonuç:

Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 15.12.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

(KAYNAK: Av. Özkan ERTEKİN)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *